Yiyecek ve İçecekler
Yapay Tatlandırıcı
Birçok diyet ve beslenme ürünleri var. Bunlardan bir tanesi de yapay tatlandırıcılar. Birçok kadın şekeri beslenmelerinden kesip yerine yapay tatlandırıcı veya bunları içeren yiyecek ve içecekler kullanmakta.
Yapay Tatlandırıcı
Yapay tatlandırıcılar yiyecekleri tatlandırmak için kullandığımız maddelerdir. Tatlandırıcılar içeceklerin, tatlıları, şekerlerin ve pastaların içine konur. İki türlü tatlandırıcı var; besleyici (kalori içeren) ve besleyici olmayan (kalori içermeyen)
Yapay Tatlandırıcı Gebelikte Güvenli mi?
Besleyici tatlandırıcılarda kalori vardır. Az miktarda kullanıldıklarında gebelikte güvenle kullanılabilir. Eğer kullanım miktarı artacak olursa fazla kilo alımına neden olurlar. Gebelik şekeri (gestasyonel diyabet), şeker hastalığı (diyabetus mellitus) ve insülin direnci olanlarda kullanım miktarı kısıtlanmalı. Besleyici tatlandırıcılar sukroz, dekstroz, bal, fruktoz, maltoz gibi şekerler içerir. Yapay tatlandırıcılar besinler içinde çok az miktarlarda kullanılarak yiyecek ve içeceklerin kalori içermeden tatlı olmalarını sağlar.
Gebelikte Güvenle Kullanılabilecek Yapay Tatlandırıcılar
- Rebaudioside A: Yeni bir tatlandırıcı olup içecek ve meyve sularında kullanılmakta.
- Acesulfam potasyum: Pişirilmiş yiyecekler, dondurulmuş tatlılar, şekersiz puding ve içeceklerde kullanılmakta
- Aspartam: Isıtılan ve uzun süreli bekleyen içeceklerde kullanılmaz. Gebelik ve süt verme döneminde güvenlidir. Ancak karaciğer hastalığı ve kanında yüksek miktarda fenilalanin bulunana gebeler kullanmamalı. Aspartam kullanılınca içerdiği fenilalanin açığa çakar.
- Sucralose: Şekerden yapılır. Pişirilmiş gıdalar, alkol içermeyen içecekler, kahve, çay, meyve suları, şekerler, şuruplar gibi birçok yiyecek ve içecekte kullanılır. Gebelikte güvenle kullanılabilir.
Gebelikte Güvenli Olmayan Yapay Tatlandırıcılar
- Sakarin: Plasentadan geçerek fetal dokuda kaldığı için gebelikte kullanımı şüpheli
- Cyclamate: Kanserojen olduğu için artık kullanımı yasak.
Gebelik ve Alkol
Siz alkol kullandığınızda bebeğinizde kullanmış olur. Alkol direk plasentadan geçer. Gebelikte sürekli alkol kullanmak bebeğin Fetal Alkol Spektrum Bozukluğu olmasına neden olmakta.
Alkol teratojendir. Teratojenler gelişim için zararlı maddelerdir.
Alkol plasentayı geçer. Bebek çok küçük olduğu için alkol bebeğe geçtiğinde anneye oranla daha yavaş parçalanacağı için bebeğin vücudunda daha uzun süre kalır. Bu da bebekte geriye dönüşümü olmayan zararlar verebilir.
Alkolün güvenli olan bir miktarı yoktur. Alkol içeren bütün içecekler bebeğinize zararlıdır.
Alkol Bebek Gelişimini Nasıl Etkiler?
Gebelilik boyunca bebek sürekli büyür. İlk 4 hafta içinde bebeğin kalbi, sinir sistemi, gözleri, kolları, ve bacakları gelişir. Bebeğin beyni 3. haftada gelişmeye başlayıp gebelik boyunca devam eder. 3. trimesterde (son 3 ay) bebek hızlıca büyür. Bu dönemlerde alkol tüketimi olursa bebekte problemler olacaktır.
Fazla ve düzenli alkol kullanımı Fetal Alkol Sendromu veya Fetal Alkol Spektrum Bozukluğu’na neden olur. Bu ömür boyu geriye dönüşümü olmayan fiziksel, zihinsel ve davranışsal bozukluklara sebep olmakta.
Fetal Alkol Sendromu veya Fetal Alkol Spektrum Bozukluğu
- Fetusta gelişme geriliği
- Yüz defektleri
- Davranışsal problemler
- Bebekte yeme ve uyuma problemleri
- Görme ve duyma problemleri
- Santral sinir sistemi fonksiyon bozuklukları
Gebe Olduğu Bilinmeden Alkol Alınca Ne Olur?
Gebeliği öğrenir öğrenmez alkol alımı durdurulmalı. Ne kadar erken bırakırsanız o kadar iyi olacaktır.
Alkolün Güvenli Miktarı Var mı?
Bilinen güvenli miktar yok. Ne kadar çok alkol tüketilirse problem olma ihtimali o kadar artacaktır.
Gebelik ve Kafein
Kafein uyarıcı ve diüretiktir. Kafein uyarıcı olduğu için kan basıncı ve kalp hızını arttırır. Gebelikte kan basıncı ve kalp hızının artmasını istemeyiz. Kafein ayrıca idrar miktarını arttırır. İdrar miktarı artınca vücut sıvılarında azalma ve bunun sonucunda dehidratasyona (sıvı azalması) neden olur.
Kafein plasentayı geçer. Bebeğin kafeini yıkması anne kadar kolay olmayacağı için bebeğin vücudunda birikir. Kafein anne karnında bebeğin uyku periyotlarının, hareketlerinin ve gelişiminin bozulmasına neden olabilir.
Kafein sadece kahvede bulunmaz. Ayrıca çay, çikolata ve hata birçok ağrı kesici içinde bulunur. Tükettiğimiz şeylere dikkat etmemiz gerekir.
İddia: Kafein insanda doğum defektlerine sebep olur.
Gerçek: Hayvanlarda yapılan çalışmalarda kafeinin doğum defekti, erken eylem, kısırlık oranında artış ve düşük doğum ağırlığı gibi problemler yol açtığı gözlenmiş ancak insanda yeterli çalışma yapılamamış.
İddia: Kafein kısırlığa yol açar.
Gerçek: Bazı çalışmalarda yüksek miktarda kafein tüketimi gebe kalmayı zorlaştırdığı gözlenmiş.
İddaa: Kafein düşüğe neden olmakta
Gerçek: Günlük 200 mg dan fazla kafein tüketimi düşük oranında 2 kat artışa neden olabilmekte. Bu miktar günlük 12 fincan kahveye karşılık gelmekte.
İddia: Gebe kadının hiçbir şekilde kahve tüketmemesi gerekir.
Gerçek: Normal miktarda kahvenin gebelikte hiçbir sakıncası yoktur.
Yiyecek ve İçeceklerde Ne Kadar Kahve Var?
- Starbucks Grand Kahve 400 mg
- Starbucks House Blend Kahve 260 mg
- Büyük Diet Coke 124 mg
- Büyük Coca Cola 92 mg
- Baker’s Çikolata 26 mg
- Yeşil Çay 40 mg
- Çay 45 mg
Günlük kafein tüketimimiz ne kadar az ise o kadar iyi olur. Tüketim miktarımızı azaltmak hem kendi hem de bebeğimizin sağlığı için daha iyi olur.
Gebelikte Yeme Bozukluğu
Gebelik kadınların vücut yapısındaki oluşturduğu değişiklik nedeniyle birçok kadında yeme bozukluğu ile ilgili sorunlar oluşmakta. En yaygın 2 problem anoreksia ve bulumia. Anoreksia kilo almamak için aşırı miktarda az yeme ve aç kalma; bulumia ise fazla yemek sonrası yemeğin hemen arkasından bilinçli kusma ile seyreden hastalıklar.
Yeme Bozukluğu Doğurganlığı Nasıl Azaltır?
Yeme bozuklukları özellikle anoreksia gebe kalabilme şansını azaltarak doğurganlığı etkiler. Anoreksiada çoğu kadında adet olmaz ve bulumiada ise yaklaşık %50 kadında düzenli adet olmaz. Adet olmamasının sebebi kalori alımının azalması, fazla egzersiz ve psikolojik stres. Düzenli adet olmazsa gebe kalma ihtimali de azalır.
Yeme Bozukluğu Gebeliği Nasıl Etkiler?
Yeme bozukluğunda gebelikte birçok komplikasyon gelişir:
- Erken eylem
- Düşük doğum ağırlığı
- Ölü doğum
- Sezaryen oranında artış
- Gelişme geriliği
- Solunum problemleri
- Barsak Problemleri
- Doğumda komplikasyonlar
- Depresyon
- Düşük
- Preeklampsi
Bulumiada çoğunlukla alınan fazla kilolar hipertansiyon için risk oluşturur. Yeme bozukluklarında yüksek oranda postpartum depresyon ve süt verme ile ilgili problemler olur.
Lakstifler, diüretikler ve diğer ilaçlar büyüyen bebeğe zararlıdır. Bu maddeler alınan besin ve sıvıları vücuttan uzaklaştırarak bebeğin beslenmesini bozar. Düzenli kullanıldıklarında fetal anomaliler gelişir.
Yeme Bozukluğu Olan Kadınlara Öneriler
Gebelik Öncesi:
- Sağlıklı bir kiloya ulaşmaya çalış
- İshal olmaktan kaçın
- Gebelik öncesi muayene ve sonrası önerileri uygula
- Beslenme uzmanının gerekli diyet ve vitamin önerilerini uygula
- Gerekirse grup tedavisine katıl
Gebelik Sırasında:
- Erken dönemde doktorunuza muayeneye gidin
- Sağlıklı kilo almak için gayret gösterin
- Bütün besinleri içeren dengeli bir beslenme uygulayın
- İshal olmaktan kaçının
- Yeme bozukluğu için tedavi programına katılın
Doğum sonrası:
- Doktorunuzun kontrolü altında olmaya devam edin
- Postpartum depresyon için dikkatli olun. En ufak şüpheli bulguda tedavi planlayın
- Erken süt vermeye gayret gösterin
- Diyet uzmanından beslenme programı için yardım alın
Gebelik ve Balıkta Cıva Seviyesi
Balık omega-3, B vitamini ve proteinlerden dolayı çok fazla besleyicidir. Ancak bu yüksek besin değerine rağmen sağlık için problem olan cıva nedeniyle sorun oluşturabilir. Cıva beyin ve sinir sistemi gelişimi için zararlıdır. Düşük cıva seviyeli balık en fazla haftada 340 gr, yüksek cıva içeren balık ise ayda en fazla 3 kez 170 gr tüketilebilir. Gebelikte sağlıklı beslenme için balık yemeyi bırakmamız kesinlikle mantıklı değil. Çünkü balık birçok faydalı besin içerir. Cıva nedeniyle kesinlikle kaçınmamız gereken 4 tip balık vardır; köpek balığı, uskumru, kılıç balığı ve tile balığı.
Balıklardaki cıva miktarlarına göre sınıflandırırsak:
En Fazla Cıva İçerenler: Yememek gerekir.
- Köpek balığı
- Kılıç balığı ve Atlantik kılıçbalığı
- Uskumru (kral)
- Tile balığı
- Ton (bigeye, ahi)
Fazla Cıva İçerenler: Her ay en fazla 3 kez 170 gr yenilebilir
- Okyanus balığı
- Uskumru (İspanyol, körfez)
- Ton (konserve, beyaz albacore)
- Ton (sarı fin)
Az Cıva İçerenler: Her ay en fazla 6 kez 170 gr yenilebilir
- Levrek (çizgili, siyah)
- Morina
- Kalkan
- Istakoz
- Mahi mahi
- Maymun balığı
- Levrek (tatlı su)
- Sable balığı
- Tırpana
- Alabalık (deniz)
- Ton (konserve)
En Az Cıva İçerenler: Her hafta 2 kez 170 gr yenilebilir
- Hamsi
- Mezgit
- Tekir
- Levrek
- Somon
- Sardalye
- Karides
- Alabalık (tatlı su)
- Yayın balığı
- İstiridye
- Deniz tarağı
- Yengeç
- Kerevit
- Dere pisisi
- Barlam balığı
- Ringa
Ton balığında cıva seviyesi yakalandığı yere göre değişmekte.
Gebelikte Sakınılması Gereken Yiyecekler
Çiğ Et: Pişmemiş veya az pişmiş et ve deniz ürünleri toksoplazma, koli form bakteri (E-coli) ve salmonella bulaştırabilir.
Cıvalı Balık: Cıva beyin ve sinir sistemi gelişimi için zararlıdır.
Çiğ Yumurta: Salmonella enfeksiyonu tehlikesi vardır.
Yumuşak Peynir: (Soft cheeses) Listeria enfeksiyonu nedeni olabilir. Listeria düşüğe yol açabilir.
Pastörize Edilmemiş Süt: Listeria enfeksiyonu nedeni olabilir.
Kafein: Günlük 200 mg dan fazla tüketilmemeli
Alkol: Gebelikte sürekli alkol kullanmak bebeğin Fetal Alkol Spektrum Bozukluğu olmasına neden olmakta.
Yıkanmamış Sebze ve Meyveler: Toksoplazma riski taşırlar.
Gebelikte Bitkisel Çaylar
Bitkisel çaylardaki kalsiyum, magnezyum demir gibi elementler gebeliğe destek olabilmesine rağmen birçok bitkisel çayla ilgili yeterli araştırma yapılmadığı için bu çayların içeriği tam olarak bilinmemekte. Bu yüzden bitkisel çayların kullanımına şüpheyle yaklaşmak gerekir.
Çay ve Bitkisel Çayların Farkları
İki çeşit çay vardır; çay ve bitkisel çaylar. Çaylar siyah, yeşil ve siyah-yeşil karışımı olmak üzere 3 gurupta toplanır.
- Çaylar: Değişik oranlarda kafein ve antioksidan içerirler. Bitki yapraklarından yapılırlar. Yaprakların oksidasyon (fermentasyon) süresi arttıkça kafein seviyesi artmaktadır. Demlenme süresi, çayın miktarı ve cinsine göre içindeki kafein miktarı değişmektedir.
- Bitkisel Çaylar: Çay bitkisi dışında birçok bitkinin yaprakları, kökleri, çiçekleri, tohumları ve meyvelerinden yapılır. Gerçek bitkisel çaylarda kafein bulunmaz. Bu çaylar tedavi amaçlıda kullanılmaktadır.
Gebelikte Hangi Çayları Tüketmek Güvenli?
- Çaylar: Antioksidan özelliğinden dolayı oldukça faydalı olmasına rağmen kafeinden dolayı gebelerin fazla tüketmemesi gerekir. Normal bir fincan çayda yaklaşık 40-50 mg kafein vardır. Kafeinsiz çaylarda bile fincanda 4 mg kafein bulunur.
Kafein plasentadan geçerek bebeğe ulaşır. Bebek bizler gibi kafeini vücuttan uzaklaştıramaz. Bu yüzden gebelikte ne kadar az kafein tüketirsek o kadar iyi olur.
- Bitkisel Çaylar: Bitkisel çaylarda kafein bulunmaz. Bitkisel çaylardaki problem içerikleri hakkında yeterli bilgimiz olmadığı için bebek üzerindeki etkisini tam olarak bilemiyoruz.
Bazı bitkisel çaylar ”gebelik çayı” olarak satılmakta. Kırmızı ahududu yapraklarından yapılmış çayın preeklampsi, düşük tehdidi, uzamış doğum ve doğum sonrası kanamalarda faydalı olduğunu bilinmekte. Ahududu çayı ile yapılan çalışmalarda erken membran rüptürü (erken su kesesi yırtılması) olasılığını düşürdüğü gözlenmiştir.
Bitkisel Çaylar
Ahududu Çayı:(Muhtemelen Güvenli) Demirden zengin, uterus tonusunun iyi olmasını sağlar, süt üretimini arttırır, bulantı ve doğum sancılarını azaltır. Gebelik boyunca içmek yerine ikinci ve üçüncü üç aylık periyotta kullanılması daha uygun olur. İlk üç ay içilmemelidir.
- Nane Çayı: (Muhtemelen Güvenli) Bulantı kusma ve gaz için yararlı olur.
- Limon Yağı Çayı: (Muhtemelen Güvenli) Rahatlatıcı etkisi vardır ve sinirlilik, uykusuzluk ve endişede (anksiyete) yardımcı olur.
- Zencefil Çayı: (Muhtemelen Güvenli) Bulantı ve kusmada yardımcı olur.
- Karahindiba Çayı: (Yeterli Bilgi Mevcut Değil) A vitamini, kalsiyum ve demir zengindir. Ödem çözülmesine yardımcı olur ve karaciğeri besler.
- Isırgan Otu Çayı: (Muhtemelen Güvenli Değil) A,C,K vitaminleri, kalsiyum, potasyum ve demir yüksek.
- Papatya Çayı: (Yeterli Bilgi Mevcut Değil) Kalsiyum ve magnezyum oranı yüksek, uykusuzluk ve eklem ağrılarına faydalı.
- Gül Tohumu Çayı: (Yeterli Bilgi Mevcut Değil) Çok iyi C vitamini kaynağıdır, immün sisteme yardımcı olur
- Yonca Çayı: (Muhtemelen Güvenli Değil) A,D,E,K vitaminleri içerir, gebeliğin son haftalarında K vitaminini destekleyerek doğum sonrası kanamaları azaltabilir.
Doğal Bitkiler ve Gebelik
Artık ilaçlar çoğunlukla doğal maddeler yerine sentetik maddelerden yapılmasına rağmen hala gebelikte beslenme ve bazı yaygın rahatsızlıkları ortadan kaldırmak için doğal bitki ve vitaminlerden yararlanmaktayız. Doğal bitkilerin daha iyi, ucuz ve sağlıklı olduğuna bazı kimseler inansa da kadın doğum uzmanları gebe kadında kullanmayı tercih edemezler.
Doğal Bitkileri Gebelikte Kullanmanın Riskleri Neler?
Bitkiler doğal olmasına rağmen bütün bitkiler gebelikte kullanımı güvenli değildir. Bitkilerde düşüğe, erken doğuma, rahim kasılmalarına ve bebeğe zarar veren maddeler olabilir.
Gebeliğimde Kullanmak İçin Şüpheyle Yaklaşacağım Bitkiler Neler?
Bilgi alınan kaynağa göre aynı bitkiler güvenli yada zararlı olarak belirtilmektedir. Ayrıca kullanılan miktarda önemli olmakta. Örneğin biberiye bitkide bulunduğu miktarda güvenli iken ilaç dozunda kullanıldığında muhtemelen güvenli değil. Aynı şekilde sarımsak, ada çayı ve zencefil yüksek dozlarda gebelikte sakıncalı iken normal miktarları güvenlidir.
Gebelikte Kullanılabilen Bitkiler
Aşağıdaki bitkiler gebelikte muhtemelen güvenli olanlardır.
- Kırmızı Ahududu Yaprağı: Demirden zengin,uterus tonusunun artmasına yardımcı olur, süt üretimini arttırır ve bulantı ve doğum ağrılarını azaltır. Sadece 2. ve 3. trimesterde kullanılması önerenler var
- Nane Yaprağı: Bulantı, kusma ve şişkinlik için faydalı
- Sarımsak kökü: Bulantı ve kusma için faydalı
- Karaağaç Kabuğu: Bulantı, mide ekşimesi ve vajinal kaşıntı
- Yulaf: Kalsiyum ve magnezyum zengin; endişe, kaygı ve deri iritasyonuna iyi gelir.
Gebelik ve Pika; Yabancı Cisim Açlığı
Pika besin değeri olmayan yada çok az olan maddeler karşı açlık. Toprak, tebeşir gibi maddeler yenir. Gebelikte çoğu kadın turşu ve dondurma gibi yiyeceklere açlık hisseder (aş erme). Pika çoğunlukla çocuklarda görülür. Gebelikte de pika görülebilir.
Gebelikte Pikanın Sebebi Nedir?
Sebep tam olarak bilinmiyor. Ancak demir eksikliği neden olarak öne sürülmekte. Vücuda mineral ve vitamin eksikliğinde pika nedeni olarak düşünenler var. Bazen de psikolojik ve zihinsel problemlerde pikaya yol açabilir.
Gebelikteki Pikalar Neler?
En sık görülen pika maddeleri toz, toprak, kil ve çamaşır kolası. Diğer pika maddeleri: yanmış kibrit, taşlar, naftalin, buz, mısır nişastası, diş macunu, sabun, kum, plastik, kahve telvesi, kabartma tozu ve sigara külü.
Pika Bebeğe Zararlı mı?
Besin değeri olmayan maddeler hem anneye hem de bebeğe zararlıdır. Besinlerin emilmesini bozarlar. Ayrıca zehirli maddelerde içerebilirler.
Pika Açlığı Olan Ne Yapmalı?
Doktorunuza mutlaka söylemelisiniz.
Demir durumunuz ve diğer vitamin ve mineral durumunuz değerlendirilmeli
Şekersiz sakız çiğneyerek pikadan uzaklaşmaya çalışılmalı